1. Peygamberlerin kalblerine, uyanık iken, melek görünmeden ilâhî vahyin bırakılması. İlhâm, peygamberlerin aleyhimüsselâm ve sâlih (iyi) müslümanların kalblerine gelir.
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin mübârek kalbine gelen ilhâm, her müslüman için seneddir. Herkesin bunlara uyması lâzımdır. (Abdülganî Nablüsî)
2. Sâlihlerin, iyi kimselerin kalbine gelen İslâmiyet’e uygun mânâlar.
Melekten gelen ilhâm, İslâmiyet’e uygundur. Şeytandan gelen vesvese İslâmiyet’ten ayrılmaya sebeb olur. (Hadîs-i şerîf-Berîka) İslâmiyet’in hükümleri ilhâm ile anlaşılmaz. Evliyânın ilhâmı, başkalarına huccet, sened olamaz. Evet, Ehlullahın (velîlerin) ilhâmları doğruluğu, İslâmiyet bilgilerine uygun olmalarından anlaşılır. Fakat, Ehlullah, yâni velî olmak için, İslâmiyet bilgilerini öğrenmek ve bunlara uymak şarttır. “Takvâ sâhiblerine (haramdan kaçınanlara) Allahü teâlâ ilim ihsân eder” meâlindeki âyet-i kerîme bu husûsu bildirmektedir. Sünnete yâni İslâmiyet’e sarılmayan, bid’atten sakınmayan kimsenin kalbine ilhâm gelmez. Böyle kimselerin söyledikleri nefsten ve şeytandan gelen bozuk şeylerdir. (Abdülganî Nablüsî)
Mânevî bilgiler, keşif ve ilhâm ile hâsıl olur. Hocadan öğrenilmez. İbâdetlerin yapılması ve bütün İslâm bilgileri ise, üstâddan öğrenmekle elde edilir. İslâm bilgileri, ilhâm ile hâsıl olsaydı, Allahü teâlânın peygamberler ve kitaplar göndermesine lüzûm olmazdı. (Abdülganî
Nablüsî) İnsan, ilhâm olunan şeyleri yapmalı, vesveseyi yapmamak için gayret etmelidir. Nefse uyan kimse vesveselere uyar. Nefsin hevâsına uymayanın, ilhâma uyması kolay olur.
(Muhammed Hâdimî)
3. Allahü teâlânın bildirmesi. Sevk-i tabîî. Bugün buna içgüdü denilmektedir.
Her sınıf hayvanın şahsının ve türünün korunması sağlanmıştır. Yaşamaları için, insan aklını şaşırtan şeyler onlara ilhâm olunmuştur. Bal arısı mühendis gibi, altı köşe petek yapar.
Silindir yapsaydı aralarında boşluk kalırdı. Altıgen prizmalar arasında yer kaybı olmuyor.
Dörtgen olsaydı, hacimleri daha az olurdu. Bunu insanlar okumakla, öğrenmekle anlar. Öğrenmeyen anlamaz. Arıya bunu bildiren kimdir? Allahü teâlâ ilhâm etmektedir. (Ali bin
Emrullah)