Allahü teâlânın ismini yüceltmek, İslâm dînini yaymak.
Kim i’lâ-yı kelimetullah için harbederse, o, Allah yolunda savaşmış olur. (Hadîs-i şerîf-Müslim)
Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellemin vefâtında, Eshâb-ı kirâmın hepsi, sonra da evlâdları, cihâd için, i’lâ-yı kelimetullah için Arabistan’dan çıktı. İslâm ordusu, Asya’nın ötelerine, Afrika’ya, Kıbrıs’a, İstanbul’a hâsılı her yere dağıldı. Allah’ın dînini, O’nun kullarına tanıtmak için savaştılar ve canlarını fedâ ettiler. Ecdâdımız keyf için, tama’ için cihâd yapmadı. İ’lâ-yı kelimetullah için yaptı. (Abdülhakîm bin Mustafâ)
Muhârebeye gitmekten maksad, i’lâ-yı kelimetullah ve din düşmanlarını zayıflatmak ve bozguna uğratmak olmalıdır. (İmâm-ı Rabbânî)

in Iİ