Rüyada üzüntü görmek, şahsın çektiği yalnızlığa ve anlaşılamamaktan duyduğu hüzüne delalet etmektedir. Üzüntü gören kimseler aile yaşamları içinde kendisilerini ancak bırakılmış hissederler. Şahsın bağlantılarını sürdürmüş olabilmek için üstün bir gayret harcamış olmasına rağmen, benzeri ya da akrabası kısımından anlayış görmediğini ve yaptıklarının takdir görmediğini de bildirir. Umumilikle kalender bir biçimde karşılanması lazım olan bir sürece ve sorunlu devirlerde dahi sağduyuyu elden bırakmış olmamak gerektiğine dair ikazda bulunmuş olan rüya bu halin çok uzun sürmeyeceğini yalnız bir müddet daha şahsın var hale ahenk göstermiş olması gerektiğine de belirtitir. Aşkın duygu yüklü yaklaşımlar ve mantık süzgecinden geçirilmeden verilen kararlar sonuçunda yaşanılan acıya da dikkat çeken rüya şahsın her şartda ayakta durabilmesi için bir daha şuurlu biçimde hareket etmesi gerektiğini de anlatır.
Rüyada Üzgün Olduğunu Görmek
Üzücü hadiseler karşısında aşkın duyarlı yaklaşım içinde olmak sebebi ile şahsın yaşamış olduğu olumsuzlukların etkisinden kurtulmakta zorlanacağını bildirir. Beklenmeyen tutumlar ya da haksızlıklar gören rüyayı gören kişinin itimatını kaybetmiş olması ya da eski dostları ile arasının açılmasının gerçekleşmesi olmak suretiyle da yorumlanır. İşlerin durgunlaşmış olmasına ve yenilik yapmış olmak için sabır gerektirmiş olan bir bekleyişe de işaret eden rüya cesaret kırıcı olayla ve gurur kırıcı tutumlara maruz kalmış olmak biçiminde de açıklanır.
Rüyada Üzgün Birini Görmek
Maddi mevzularda problem yaşayan birine yardımcı olmak ya da hasta birine alaka göstermiş olmak, şahsın iyi kalpli tutumları ile huzur dolu bir ruha sahip çıkması manasına çıkar. Sevap işlemiş olmayı sevmiş olan rüyayı gören kişinin sahip çıkdıkları ile başkalarına da yardımcı olmaktan sevinç duymuş olacağına, kendini kötü paydan veya meşakkat yaşayan dostlarına en lazım vakitlerde yardım eli uzatmış olacağına yorumlanır.
Rüyada Üzüntü Görmenin Psikolojik Yorumu
Tüm insanların tesiri altında ezilen rüyayı gören kişinin kendisi fikirlerini anlatım etmek için elverişli platformlar bulamamasını, kendini her an sıkışmış hissettiğini ve önemsenmediğini muhakeme etmesinden ötürü içine kapanık bir şahsiyet sergilediğini anlatır. Üzüntü melankolik bir psikolojinin de sembolü olmak suretiyle görülür.
